Şule SARIKAYA
Köşe Yazarı
Şule SARIKAYA
 

DÖRT NİSAN

Başbuğ'a hasretin içimizi sızlattığı her dört nisan günü, saklandığı yerden sanki özellikle yaramıza tuz basmak maksadıyla çıkarılıp muzaffer edalarla mezarın etrafını saran hazirunun müteessir görünümü eşliğinde kutsal emanet gibi zuhur ederek kabre su dökülen yeşil renkli naylon ibrik bu sene görünmedi. Nihayet daha düzgün madeni bir ibrik tedarik edilmesi akla gelebilmiş. Önemsiz görülebilecek bu teferruat oniki senedir kaydedilebilen tek müsbet gelişme olmak bakımından takdire şayan. İnhitat ve inkırazımızın cansız müşahidiydi o yeşil plastik bidon. Basit, sıradan, alelade, şahsiyetsiz, kimliksiz, ruhsuz özelliğiyle samimiyetsizliğin ve vefasızlığın simgesiydi. Özensizliğin, önem vermeyişin, ölüm yıldönümünü yasak savma kabilinden geçiştirmenin, ele güne karşı ayıp olmasın, taban gücenmesin, dostlar kabir ziyaretinde görsün mantığının sembolüydü. Dileriz plastikten vazgeçilerek madene terfi etmek kalite arayışının habercisidir, Ülkücülüğün bütün buutlarıyla terakkisinin başlangıcına vesile olur. İktidar sahibi beylerin ve sağa sola sataşmakla vazifeli bir iki kalemin Başbuğ bahsinde ısrarla ileri sürdükleri ana fikir; parti Başbuğ'un emanetidir ve sahip çıkılmalıdır. Bildiklerinin, söylediklerinin tamamı bu kadar. Partinin Başbuğ'a ve Başbuğ'un asıl emanetlerine, Türk Milliyetçiliği fikrine sahip çıkması gerektiği nedense hiç dile getirilmiyor. Doğrudur, partiye sahip çıkılmalıdır, çıkılıyor da. Hem de makam sahibi beylerden çok daha fazlasıyla sahip çıkılıyor. Samimi Ülkücüler, mevki, makam, mansıp beklemeden çalışıyorlar. Başka bir çareleri olmadığı veya mecburiyetten değil, idealleri için hizmet ediyorlar. Milliyetçilik kırıntılarını kullanarak Ülkücülükten geçinenler bu yönde ümit kalmasa acaba partinin adını ağızlarına alırlar mı? Başbuğ'un emaneti sadece parti değildir. Türk Milleti, Türk Devleti ve bütün Türk Dünyası da Başbuğ'un emanetidir. Partinin varlık sebebi bu asli emanetleri korumak, kollamak ve yüceltmektir. Ülkücülere karşı muzaffer edalı, hariçte ise pek mülayim zevat politik meşguliyetleri dolayısıyla Dokuz Işık'ın tamamını okuyamamış, umdelerini anlamaya vakit bulamamış olabilir. Hatta aralarında adını bile duymayanlar çıkabilir. Arka kapak sayfasında özeti mevcut. "Bizleri Milliyetçi Türkiye'ye götürecek ana ilkeler, temel hedefler Dokuz Işık Doktrininde gösterilmiştir. İdeolojimiz, çağın en dinamik ideolojisi, Türk Milliyetçiliğidir. Dokuz Işık Doktrini ve Türk Milliyetçiliği ideolojisini sizlere teslim ve emanet ediyorum. Bunları sonuna kadar koruyacak, Türkiye'nin en ücra köşesine kadar yayacaksınız." Başbuğ'un her satırından enerji taşan büyük bir özgüvenle çağın en dinamik ideolojisi nitelemesiyle tavsif ettiği ve ömrü boyunca büyük bir enerjiyle temsil ettiği Türk Milliyetçiliği fikrine layık olduğu dinamizm kazandırılarak hayata geçirilmesi elzemdir. Bunun için Türk Milliyetçiliğini atalete sevk eden, bir ileri bir geri adım attırarak yerinde saydıran bütün engeller kaldırılmalıdır. Harici engeller kadar müessir olan dahili engellerle de mücadele edilmeli, parlak kariyerli fakat fikriyatı ve milli hissiyatı sönük üç beş danışmanın keyfi doğrultusunda menfi yönde değişime, Türk Milliyetçiliğinden tavize izin verilmemelidir. Siyasi temsilcilerin tutumu mutlak doğru ve değişmez kader telakki edilmemelidir. Türk Milliyetçiliği fikri Türkiye'nin en ücra köşesine yayılana kadar Ülkücülere dinlenme hakkı bulunmamaktadır. En az seçimlerde harcanan çaba kadar asli konularda da gayret gösterilmeli, siyasi temsilciler üzerinde Ülkücü iradenin baskısı arttırılarak Türk Milliyetçiliği hayatın her safhasında hakim kılınmalıdır. Başbuğ'un ruhu ancak Ülkücülere teslim ve emanet ettiği Türk Milliyetçiliği ihya edildiği zaman, Milliyetçi Türkiye kurulduğu zaman, Turan birliği gerçekleştiği zaman şad olacaktır.
Ekleme Tarihi: 05 Nisan 2025 - Cumartesi

DÖRT NİSAN

Başbuğ'a hasretin içimizi sızlattığı her dört nisan günü, saklandığı yerden sanki özellikle yaramıza tuz basmak maksadıyla çıkarılıp muzaffer edalarla mezarın etrafını saran hazirunun müteessir görünümü eşliğinde kutsal emanet gibi zuhur ederek kabre su dökülen yeşil renkli naylon ibrik bu sene görünmedi.

Nihayet daha düzgün madeni bir ibrik tedarik edilmesi akla gelebilmiş. Önemsiz görülebilecek bu teferruat oniki senedir kaydedilebilen tek müsbet gelişme olmak bakımından takdire şayan.

İnhitat ve inkırazımızın cansız müşahidiydi o yeşil plastik bidon. Basit, sıradan, alelade, şahsiyetsiz, kimliksiz, ruhsuz özelliğiyle samimiyetsizliğin ve vefasızlığın simgesiydi. Özensizliğin, önem vermeyişin, ölüm yıldönümünü yasak savma kabilinden geçiştirmenin, ele güne karşı ayıp olmasın, taban gücenmesin, dostlar kabir ziyaretinde görsün mantığının sembolüydü.

Dileriz plastikten vazgeçilerek madene terfi etmek kalite arayışının habercisidir, Ülkücülüğün bütün buutlarıyla terakkisinin başlangıcına vesile olur.

İktidar sahibi beylerin ve sağa sola sataşmakla vazifeli bir iki kalemin Başbuğ bahsinde ısrarla ileri sürdükleri ana fikir; parti Başbuğ'un emanetidir ve sahip çıkılmalıdır. Bildiklerinin, söylediklerinin tamamı bu kadar. Partinin Başbuğ'a ve Başbuğ'un asıl emanetlerine, Türk Milliyetçiliği fikrine sahip çıkması gerektiği nedense hiç dile getirilmiyor.

Doğrudur, partiye sahip çıkılmalıdır, çıkılıyor da. Hem de makam sahibi beylerden çok daha fazlasıyla sahip çıkılıyor. Samimi Ülkücüler, mevki, makam, mansıp beklemeden çalışıyorlar. Başka bir çareleri olmadığı veya mecburiyetten değil, idealleri için hizmet ediyorlar. Milliyetçilik kırıntılarını kullanarak Ülkücülükten geçinenler bu yönde ümit kalmasa acaba partinin adını ağızlarına alırlar mı?

Başbuğ'un emaneti sadece parti değildir. Türk Milleti, Türk Devleti ve bütün Türk Dünyası da Başbuğ'un emanetidir. Partinin varlık sebebi bu asli emanetleri korumak, kollamak ve yüceltmektir.

Ülkücülere karşı muzaffer edalı, hariçte ise pek mülayim zevat politik meşguliyetleri dolayısıyla Dokuz Işık'ın tamamını okuyamamış, umdelerini anlamaya vakit bulamamış olabilir. Hatta aralarında adını bile duymayanlar çıkabilir.

Arka kapak sayfasında özeti mevcut.

"Bizleri Milliyetçi Türkiye'ye götürecek ana ilkeler, temel hedefler Dokuz Işık Doktrininde gösterilmiştir. İdeolojimiz, çağın en dinamik ideolojisi, Türk Milliyetçiliğidir. Dokuz Işık Doktrini ve Türk Milliyetçiliği ideolojisini sizlere teslim ve emanet ediyorum. Bunları sonuna kadar koruyacak, Türkiye'nin en ücra köşesine kadar yayacaksınız."

Başbuğ'un her satırından enerji taşan büyük bir özgüvenle çağın en dinamik ideolojisi nitelemesiyle tavsif ettiği ve ömrü boyunca büyük bir enerjiyle temsil ettiği Türk Milliyetçiliği fikrine layık olduğu dinamizm kazandırılarak hayata geçirilmesi elzemdir. Bunun için Türk Milliyetçiliğini atalete sevk eden, bir ileri bir geri adım attırarak yerinde saydıran bütün engeller kaldırılmalıdır. Harici engeller kadar müessir olan dahili engellerle de mücadele edilmeli, parlak kariyerli fakat fikriyatı ve milli hissiyatı sönük üç beş danışmanın keyfi doğrultusunda menfi yönde değişime, Türk Milliyetçiliğinden tavize izin verilmemelidir. Siyasi temsilcilerin tutumu mutlak doğru ve değişmez kader telakki edilmemelidir. Türk Milliyetçiliği fikri Türkiye'nin en ücra köşesine yayılana kadar Ülkücülere dinlenme hakkı bulunmamaktadır. En az seçimlerde harcanan çaba kadar asli konularda da gayret gösterilmeli, siyasi temsilciler üzerinde Ülkücü iradenin baskısı arttırılarak Türk Milliyetçiliği hayatın her safhasında hakim kılınmalıdır.

Başbuğ'un ruhu ancak Ülkücülere teslim ve emanet ettiği Türk Milliyetçiliği ihya edildiği zaman, Milliyetçi Türkiye kurulduğu zaman, Turan birliği gerçekleştiği zaman şad olacaktır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve milhapress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
aohbet islami chat omegla türk sohbet cinsel sohbet dini chat