Alt yapı ve kentsel dönüşüm uygulaması çok zordur.
Çok oy kaybettirir, çok kaynak gerektirir.
Vatandaş şehrin değişeceğine bakmaz kazılan sokakları, kapanan yolları ve kentsel dönüşüme kurban olacağını düşündüğü gayrimenkulüne üzülür.
Onun için siyaseti şan, şöhret olarak seçen kişileri seçmek yerine, vizyonları geniş, hedefleri olan CESUR kişileri seçmemiz gerekmektedir.
Seçim kaybetmekten, koltuk kaybetmekten korkmayan, radikal kararlar alıp, cesur davranarak adım adım hazırladığı projelerini uygulayabilecek kişilere destek verip seçmemiz gerekmektedir.
Şehrini, ilçesini seven, adayların partisine ideolojisine bakmamalı, programına, kabiliyetine, karakterine bakmalıdır.
Önümüzdeki seçimde adayları değerlendirirken dikkat edilmesi gereken hepimizin dikkat edeceği kriterleri olmalı.
1. Çözüm odaklı mı.?
2. Dürüst ve Ahlaklı mı.?
3. Eğitim seviyesi uygun mu.?
4. Cesur ve Çalışkan mı?
5. Meclis üyeleri toplumun tanıdığı varlıklı kişilerden değil, sorumluluğunu bilen dürüst kişilerden mi.!
Belediyenin Meclis toplantılarını sosyal medyadan takip ediyoruz.
Belediye meclis toplantılarında kalite yok, alel acele yangından mal kaçırır gibi yapılıyor. Soru soran, konuşan meclis üyeleri susturulmaya çalışılıyor.
Oysa şehrin, ilçenin problemlerini konuşacak bilgin, vaktin yoksa ne diye Meclis üyesi veya Belediye Başkanı oluyorsun.!?
Meclis gündemine gelen konular konuşa konuşa, tartışa tartışa ortak akıl içinde görüşülerek oy birliği içinde karara bağlanmalı.
Gerekirse her ay iki gün değil üç gün Meclis toplantıları yapılarak uzun uzun tartışılıp konuşulmalıdır.
Kent konseylerini kurup yokmuş gibi davranılması akıl ile izah edilemez.
Kent konseyinde ortak akıl ile belirlenecek konular belediye projelerine, kararlarına katkı yapmasından uzak durmak yerine beyin fırtınası oluşturacak komisyonlar, çalıştaylar yapılmalıdır.
Çarşı içindeki kaldırımlara, yol kenarlarına bakınız, buraları görünce belediye yeterince görevini yapıyor diyebiliyor muyuz.!?
Kaldırımlar sergi alanı, depo, ikinci bir dükkan gibi.
Bunların işgaline göz yummak ne kadar doğru. Kamuya ait kaldırım ve yollar kimin izni ile işgal ediliyor.!?
Caddeler ve ara sokaklarda 20 m2, dükkanın önünde işgal ettiği yer işyerinden çok daha büyük.
Belediye gelirleri kanununa göre işgal harcı ile kapatılan yollarda zaten zor olan yaya ve araç trafiği daha da sorunlu hale geliyor.
Çarşı içinde alışveriş yapmak için arabanı park edecek yer bulmak mümkün değil, merkez nüfusu her geçen yıl artmasına rağmen yollar, kaldırımlar, yaya geçitleri, apartman girişleri park yapan araçlara işgal edilmiş durumda.
Denetim yok her kes kendi kuralı ile hareket ediyor.
Belediye personelinin düzeni sağlaması lazım, düzeni sağlayacak kararlı yönetici lazım.
Düzeni sağlamaya çalışan personelin arkasında gerektiği gibi duracak Belediye Başkanı lazım.
Aydın ilçeleri ve merkezinde en büyük problem alt yapı ve oto park sorunu yollar 1950-60 yıllarında yapılmış hala aynı yolları kullanıyoruz.
Yeşil alanlar, spor alanları, alt geçit, üst geçit otopark sorununu çözecek projeler seçim beyannamelerinde kaldığını hepimiz görüyoruz, yapılmayanı yapacağım diyen görevdeki belediye başkanlarına güvenmek, yeniden şans vermek bu şehre İHANET etmekten ne farkı olacak.!!!