Geçtiğimiz hafta içerisinde oldukça hareketli günler geçirdik... Demokrat Parti Buharkent'imizde çok sevdiğim dostum Şoförler Odası Başkanı Fatih Yıldırım'ı resmen aday olarak ilan etti... Resmi olarak seçim takvimi başlamamış olsa da biz artık seçim sürecinin başladığını görmüş olduk... Öncelikle ifade edeyim, zorunlu olarak şehir dışına çıkmam nedeniyle ben Buharkent'teki toplantıya çok istememe rağmen katılamadım. Bu nedenle toplantı hakkında yazacaklarım sınırlı olacak...  Dün akşam Fatih ile toplantının kritiğini yaptık telefonda...  Bana toplantıdaki kalabalığı anlatırken bir gazetecinin ''festivalden daha kalabalıktı.'' dediğini söyledi. Yalnız sosyal medyada paylaşılan fotoğraflarda gördüğüm Demokrat Parti teşkilatları ve şoför esnafından ibaretti... Ben öyle Fatih'in anlattığı gibi çok aşırı bir kalabalık göremedim. Ancak daha sürecin çok başındayız henüz. İlerleyen süreçte umut ederim ki Fatih'in istediği gibi gider herşey... Ancak Demokrat Parti'nin tam içinden iddialar yükseldi... Demokrat Parti'nin Köşk, Söke, Kuyucak,Germencik ve Didim İlçe başkanları İl başkanı Serhat Emanet ve Buharkent İlçe Başkanlığı'na atanan Zeki Metin'e karşı bayrak açtılar...  ''Fatih çok temiz çocuk, çok çalışkan bir çocuk; başkanlığı hakediyor ama bunlarla ne işi var anlamıyoruz.'' diye serzenişte bulundular..  Parti içindeki bu bölünme nasıl sona erer bekleyip görmek lazım... Diğer partilerde henüz bir hareketlenme yok ancak Cumhur İttifakı'nın adayının MHP'li olabileceği yönünde bir beklenti var. Başkan adaylarının MHP ile yapılacak iştişare sonrası belirleneceği açıklandı AKP tarafından . Ben Belediyecibaşı'nın çok büyük bir sürpriz olmazsa tekrar aday olmayacağını düşünüyorum. Bu yüzden Buharkent'te bu kez MHP'li bir aday olabileceğini düşnüyorum. Zira 50 yıllık parti olan MHP, 3 dönemdir temsil edilmiyor...