Erdoğan'dan asgari ücret açıklaması: Biraz daha sabır

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ekonomisine ilişkin "Bütün bu veriler, Türkiye ekonomisinin yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme hedefine emin adımlarla ilerlediğini gösteriyor." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

"Kusura bakmayın, emeklinin, memurun, işçinin, esnafın, çiftçinin, engellinin, yetimin, öksüzün hakkını size konserlerde, şarap turlarında yedirmeyiz, yedirtmeyiz." diyen Erdoğan, "Borçlarını ödemeye gelince güvercine dönenler, iş asgari ücretle ve maaşlarla ilgili atıp tutmaya gelince bakıyorsunuz birden şahin kesiliyorlar. Niye' Çünkü sırtlarında küfe taşımıyorlar da ondan. Nereden tutsanız elinizde kalan, her tarafı tel tel dökülen, adeta viraneye dönmüş bir muhalefetle karşı karşıyız." değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, 10 Aralık'ta görüşmelere başlayan Asgari Ücret Tespit Komisyonunun çalışmalarını dün tamamladığını ve 1 Ocak 2025'ten itibaren geçerli olacak net asgari ücreti 22 bin 104 lira olarak belirlediğini anlatan Erdoğan, "Bu rakam, 2024 yılına göre net yüzde 30 artışa tekabül ediyor. Devletimizin asgari ücretli başına işverene verdiği destekse 700 liradan 1000 liraya yükseldi. Çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme sözümüze bir kez daha sadık kaldık. 2002'de 184 TL, yani döviz bazında 126 dolar olan asgari ücret, son artışla birlikte 628 dolara çıkmış oldu." ifadelerini kullandı.

"İnşallah 2025 yılı, bir önceki seneden daha iyi olacak"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni asgari ücretin çalışanlara ve işverenlere hayırlı olmasını dileyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Duydum ki CHP bugün galiba Meclis'e de gelmeyecekmiş, yolları açık olsun. Biz 22 yıl boyunca ne yaptıysak, muhalefetin engellemelerine rağmen yaptık, onlara rağmen başardık. Parlamento, millete hizmet mekanıdır; buradan kaçış olmaz. Değişim, normalleşme, siyasi olgunlaşma yönünde muhalefet cenahında ne hazindir ki bugüne kadar hiçbir gelişme göremedik. Bütçe görüşmeleri sırasında takındıkları uzlaşmaz tavır, bunlardan ne köy ne de kasaba olacağını gösteriyor. Varsın onlar yanlışta ısrar etmeyi sürdürsün; biz işimize bakacağız, milletimize hizmet etmeye odaklanacağız. İstikrar içinde büyümeyi ve kalıcı sosyal refah artışını amaçlayan, daha müreffeh, daha güçlü bir Türkiye vizyonunu hedefleyen 2025 yılı bütçemizi aziz milletimizin de sahiplenmesi ile hayata geçireceğiz."

İlk günden beri tam destek verdikleri ekonomi programının semerelerini toplamaya başladıklarını dile getiren Erdoğan, enflasyonun düştüğünü, ihracatın yükseldiğini, cari açığın gerilediğini, istihdamın arttığını, sanayide çarkların döndüğünü, turizmin rekora koştuğunu, uluslararası yatırımcıların Türkiye'ye ilgisinin arttığını ve ekonomik büyümenin 17 çeyrektir kesintisiz devam ettiğini belirtti.

Erdoğan, "2024 yılının üçüncü çeyreğinde 1 trilyon 260 milyar dolar ekonomik büyüklüğe ulaştık. Bütün bu veriler, Türkiye ekonomisinin yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme hedefine emin adımlarla ilerlediğini gösteriyor. İnşallah 2025 yılı, bir önceki seneden daha iyi olacak. Biraz daha sabır, biraz daha gayretle çok daha güzel neticeler göreceğiz. İstikrarı bozmadan, güven ortamını zedelemeden, para ve maliye politikalarını sarsmadan, muhalefetin bizi sürüklemek istediği popülizm tuzağına düşmeden, sırtımızda yumurta küfesi taşıdığımızın şuuruyla, önümüzdeki süreci çok büyük bir titizlikle yöneteceğiz. Rabbim bizleri milletimize mahcup etmesin, bu şekilde dua ediyorum." diye konuştu.

Yarım asırdır siyaset sahnesinde, milletin huzurunda olduğunu söyleyen Erdoğan, "Bugüne kadar kalbimizle kelamımız arasına sütre koymadan konuştuk. Gönlümüzden ne geçiyorsa dilimize de o yansıdı. Zihnimizin derinliklerinde ne varsa zikrimiz de o oldu. Kürsüde başka meydanda başka, yurt içinde başka yurt dışında başka konuşanlardan asla olmadık." dedi.

"Biz bu toprakların misafiri değil, binlerce yıllık ev sahibiyiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bir miladi yılı tamamlayıp diğerine girmek üzere olduğumuz şu günlerde yaptığımız 2024 yılının son grup toplantısında yine sizlerle ve milletimizle dertleşmek, hasbıhal etmek, bir kez daha gönül diliyle konuşmak istiyorum." diyerek, şunları kaydetti:

"'Türkiye, tarihi bir dönemden geçiyor.' diyeceğim ama bizim bin yıldır bu coğrafyada tarihi olmayan hiçbir günümüz yoktur. Esasen bin yıl önceki Malazgirt Zaferi, güneyimizden başlayarak Anadolu topraklarını yeniden yurt kılmamızın sembolüdür. Bir başka ifadeyle; biz bu toprakların misafiri değil, binlerce yıllık ev sahibiyiz. Kimi zaman şartlar gereği başka diyarlara gitmiş olsak da sonuçta dönüp dolaşıp bu topraklara tekrar sarıldık. Malazgirt'le kapılarını bir kez daha açtığımız Anadolu coğrafyası ve çevresi Allah'ın izniyle bu milletin ebedi ve ezeli vatanı olarak kalacaktır. Önümüzdeki yıl Malazgirt Zaferi'nin ve hemen ardından kurulan Anadolu Selçuklu Devleti'nin 954'üncü yılına, Osmanlı'nın kuruluşunun 726'ncı yılına, İstanbul'un Fethi'nin 572'nci yılına, Cumhuriyetimizin ilanının 102'nci yılına, gerçek anlamda çok partili siyasi hayata geçişimizin 75'inci yılına, AK Parti'nin iktidara gelişinin 23'üncü yılına, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçişimizin 7'nci yılına ulaşacağız. Devlet ve toplum hayatımızın bu hızlı devinimi içerisinde tarihe iz bırakmak için gece gündüz çalıştık, çalışıyoruz."